TR | EN
ESKAM Müdürü Prof. Dr. Elif Gürsoy'un 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Mesajı
8.03.2022

8  MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ  

Her yıl 8 Mart’ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından 1977 yılında ilan edilen uluslararası bir gündür. Ancak bugünün tarihi çok daha eskidir.  Eşit işe eşit ücret diye yola çıkılan mücadelenin başlangıcı, 8 Mart 1857 tarihinde Amerika’nın New  York  kentinde  tekstil  sektöründe  çalışan  yüzlerce kadının  düşük  ücretlerini,  uzun  çalışma  saatlerini  ve  insanlık  dışı  çalışma  koşullarını protesto  etmek  için  grevler  yapması  olarak  kabul  edilmektedir.  Bu grevler sırasında çıkan yangında işçilerin fabrika önünde  kurulan  barikatlardan  kaçamaması sonucunda  çoğu  kadın  129  işçi  can  vermiş,  bu  olaylardan  52  yıl  sonra  (1910), Danimarka'nın  Kopenhag  kentinde  düzenlenen  II.  Sosyalist  Enternasyonal toplantısında  Clara  Zetkin’in  önerisiyle,  1857’de  başlayan,  kadın  haklarının kazanılması  ve  kadınların  birlikteliği  mücadelesinin  her  yıl  “Kadın  Günü”  olarak kutlanması  kararlaştırılmıştır.   1975 yılı, kadın haklarının gündeme geldiği yılların başlangıcıydı ve bu yıl Uluslararası Kadınlar Yılı olarak kutlandı.  İki yıl sonra 1977’de, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda  8  Mart,  “KADIN  HAKLARI,  ULUSLARARASI  BARIŞ  GÜNÜ”  olarak  kabul edildi.  Gerekçe olarak;  dünya barışının korunması,  sosyal gelişim ve temel insan haklarının kullanılması için kadınların da eşitlik ve kendilerini geliştirmelerine olanak sağlamalarına ihtiyaç olması gösterildi. Kadınlara eşit hakların verilmesinin dünya barışını güçlendireceği kabul edildi.

 

Dünya genelinde kadın hakları alanında son yıllarda olumlu gelişmeler olsa da kadınlar açısından  bir  çok  sorun  hala çözülebilmiş  değildir.   Türkiye’deki kadın hareketlerinin tarihi de Cumhuriyet öncesine kadar uzanmaktadır. Dünyada eşit  haklar  isteyen  kadınların  mücadelelerinden  etkilenen  Türkiyeli  kadınlar eğitim,  çalışma  ve  oy  hakkı  için  seslerini  yüzyıldan  daha  uzun  bir  süredir  duyurmaya çalışmışlardır.  Cumhuriyet’in  kurulmasıyla  birlikte,  “kadınların  eşit  haklara  sahip olması  gerektiği”  gibi  aydınlık  bir  düşünceyle  dünyanın  birçok  ülkesinden  önce, kadınlara  sosyal  ve  siyasal  (seçme  ve  seçilme  gibi)  haklar  verilmiştir.  Ancak  bu haklar,  çoğunlukla    yasal  düzeyde  kalmış  ve  sosyal  alanda  aynı  hızla  ilerleme sağlanamamıştır.   Türkiye,  imzaladığı  “CEDAW,  Çocuk  Hakları Sözleşmesi,  ICPD,  Pekin”  gibi  uluslararası  belgelerde  taahhüt  ettiği vaatlerinin pek çoğunu hala   yerine  getirememiştir.  Kadınların insan hakkı olan eğitimde, istihdamda, mal-mülk edinmede,  kamusal  alanda  rol  almaları,  karar  verici  konumda olmaları  hala erkeklerle aynı değil ve eşitlikten çok uzaktır.

 

Toplumsal cinsiyet kalıpları ve geleneksel toplum zihniyeti kadınları olumsuz  etkilemeye  devam  etmektedir.  Bütün  bunlara,  günümüzde  kadını  ikinci  sınıf  vatandaş olarak  ayrı  bir  kalıba  koyma  çabalarını  da  eklersek,  Türkiye’de  kadınla  ilgili  gündem hala  çok  doludur! Bu  nedenle,  Kadın  Hakları  için  Birleşmiş  Milletler  Günü  olan  8  Mart,  başlangıçtaki önemini  hala  korumaktadır. 

KADINLARIN insan olma haklarının engellenmeyeceği, zihniyet değişene kadar ve eşit yurttaş haklara sahip olunana dek 8 Martlar kutlanmaya devam edecektir.

AMACIMIZ ise 8 Martların kutlanmayacağı YILLARI inşa etmektir!

 

8 Mart 2022

ESKAM Müdürü

 Prof.  Dr.  Elif GÜRSOY